İçeride seçim gündemi dışarıda ise ABD borçlanma tavanı görüşmeleri arasında sıkışan piyasalar volatil bir görünüm sergiliyor. Bu önemli konu başlıkları geride kalmadıkça varlık fiyatlarının net bir yön tayin etmesi kolay olmayacaktır. Haftanın ikinci işlem gününde ise daha çok veri akışı ön planda olacak. Bu kapsamda hem ABD hem de Euro Bölgesi’nde açıklanacak olan öncü PMI endekslerini takip edeceğiz. Her iki bölgede de imalat ve hizmet endekslerinin önceki aya kıyasla ivme kaybetmesi beklense de verilerin büyümeyi daralmadan ayıran 50 seviyesinin üzerinde kalacağı tahmin ediliyor. Beklentilerden daha iyimser veriler ile karşılaşılması durumunda ise büyümeye dair endişeler biraz daha hafifleyecektir.
Bugün ABD’de ayrıca yeni konut satışları ve Richmond Fed imalat endeksi açıklanacak. Konut sektörünün en önemli göstergelerinden biri olan yeni konut satışlarının faizlerin göreceli yüksek seyri nedeniyle önceki aya kıyasla ivme kaybetmesi bekleniyor. Ay içinde açıklanan bölgesel imalat verileri ise genel olarak karışık bir tablo ortaya koymuştu. Bu noktada Richmond Fed endeksinin bir miktar iyileşmesi beklense de eksi bölgede kalmaya devam edeceği öngörülüyor.
Seçim sonrasındaki süre zarfında son dönemlerin en belirgin baskısını hisseden TL dolar karşısında %1,2 oranında değer kaybına uğramıştı. Yeni haftaya başlarken de görünüm çok fazla değişmiş değil. Bu noktada bankalararası piyasada USD/TL 19,83 seviyesinin üzerini test etmeye başlamış durumda. Bir kez daha seçim haftasında olmamız nedeniyle kurdaki eğilimin sürpriz olduğunu düşünmüyoruz. Bankalararası piyasa ile serbest piyasa arasında geçen hafta 40 kuruşa doğru geri çekilen makasın ise bu eğilimini devam ettirememesi dikkat çekiyor. Diğer taraftan TL açısından haftanın en önemli konu başlıklarından biri olan PPK toplantısından değişiklik beklenmiyor. Ancak TCMB’nin değer kaybının belirginleştiği içine bulunduğumuz dönemde vereceği mesajlar dikkatle izlenecektir.
BIST 100 endeksi açılışın hemen ardından 4550 puanın üzerini test ederek haftaya iyimser bir eğilimle başlamaya çalışsa da bunun devamını getirmeyi başaramadı. Özellikle seçim başta olmak üzere haftanın yoğun bir gündeminin olması hisse senetleri açısından zorlu bir tabloya işaret ediyor. Buna bağlı olarak da hafta boyunca hareketliliğin yüksek seyredebileceğini düşünüyoruz. Geride bıraktığımız haftanın en zayıf sektörü olan ve haftalık değer kaybı %20’yi aşan bankacılık sektörü ise %3’ü aşan kayıp ile yeni haftaya da baskı altında başladı. Sık sık dile getirdiğimiz gibi Borsa İstanbul’un denge bulabilmesi için öncelikle bankacılık sektörünün denge bulması gerektiğine inanıyoruz. Ancak seçim gündeminin ön planda olması ve bunun yarattığı belirsizlikler yatırımcıların güçlü şekilde pozisyon taşımalarına çok fazla olanak tanımıyor. Teknik açıdan ise 4500’ün altını riskli bölge olarak görmeye devam ediyoruz.
Kaynak: ÜNLÜ & Co
Bu içerik bilgilendirme amaçlı olup yatırım tavsiyesi içermez. Yatırımcılar, kayıp risklerini göze alıp kendi sorumluluklarında hareket etmelidir. Herhangi bir yatırım yapmadan önce geniş kapsamlı araştırma yapmanızı tavsiye ederiz.
