Türkiye’nin artık ucuz mal satmayı bırakması gerekiyor. Hükümet de bunun farkında. İstanbul Sanayi Odası Meclisi’ne konuk olan Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, “Hedefi olmayana rüzgar yardım etmez. Beş yıllık vizyon hedefimizde önemli hedefleri sizlerle hayata geçireceğiz. Mal ihracatımızı 400 milyar dolara, hizmetler ihracatımızı 200 milyar dolara, ülkemizin küresel mal ihracatından aldığı payı yüzde 1,2’ye, küresel hizmet ihracatından aldığı payı yüzde 2.1’e yükselteceğiz. Yüksek ve orta-yüksek teknolojili ürün ihracatımızın payını yüzde 50’ye yükseltecek, KOBİ’lerin ihracattaki payını yüzde 40’a çıkaracağız. Üreticimizi, sanayicimizi, çiftçimizi ithalat baskısına ve haksız rekabete karşı daha etkin bir şekilde koruyacağız.” dedi.

Fiber yoğunluğu düşük 

Fakat bu işler söylemekle olmuyor. Eyleme geçmek lazım. Burada ilk yapılacak iş ülkenin internet altyapısını güçlendirmek olmalı. Elbette bu konuda fena değiliz. Fiber yayılım konusunda epey yol aldık. Fakat yeterli mi? 

Bu sorunun yanıtını yakın zamanda yayımlanan bir rapor veriyor. Vodafone Türkiye, Dijital Türkiye 2030 raporunda, “Türkiye’de mobil ve sabit genişbant internet abone sayısı 2011-2021 döneminde 66 milyon artarken bu artışın 55 milyonu mobil geniş banttan kaynaklanmıştır. Böylece Ulusal Genişbant Stratejisi ve Eylem Planı’nın sabit ve mobil abonelikteki 2020 hedefleri gerçekleşmiş olsa da Eylem Planı’ndaki 2023 hedeflerini yakalamak ve OECD ortalamasına yakınsamak mümkün olmamıştır.” tespiti yer aldı.

Raporda ayrıca, “Türkiye’nin 2030’da sabit genişbant yoğunluğunda OECD ortalamasını yakalaması için her yıl abone sayısının yüzde 9 puan artması gerekmektedir. Bu artış için yaşanacak gelişmeler, Türkiye GSYH’sinde her yıl ilave yüzde 1.3’lük artış (11 milyar dolar) anlamına gelecektir. Mobil genişbant abone oranında ise Türkiye’nin OECD ortalamasına erişebilmesi için 2030’a kadar her yıl abone yoğunluğunun yüzde 10 büyümesi gerekmektedir. Bu durumda Türkiye GSYH’sine her yıl yüzde 1’lik ilave katkı (7 milyar dolar) sağlanabilir. Yaygınlıktan sonra internet altyapısındaki en önemli mesele kalitedir. Fiber internet, sabit internet kullanıcılarının yüksek hıza erişimini mümkün kılan en önemli teknolojilerden biridir. Yüksek hız, bugün erişilen araçlar ile sağlanan faydayı artırmanın yanında başta bulut teknolojileri olmak üzere geleceğin teknolojileri için de bir zorunluluktur. Ancak, Türkiye’de fiber abone yoğunluğu OECD ortalamasının yaklaşık yarısı kadardır.” denildi. 

5G önemli ama ne zaman?

Türkiye’de 100 kişi başına fiber abone sayısı 6’yken OECD ortalamasında 12, en yüksek 10 OECD ülkesinde 28. Sabit internet aboneliği içinde fiber payında da Türkiye yüzde 27 ile en yüksek değere sahip 10 OECD ülkesi ortalaması olan yüzde 74’ün çok gerisinde. Dijitalleşme konusunda örnek gelişim sergileyen ülkelerden biri olan Güney Kore’de ise bu oran yüzde 87. Güney Kore’deki kilometre yol başına düşen fiber hat uzunluğu Türkiye’dekinin yaklaşık 4 katı.

Raporda deniyor ki, “Türkiye’nin Güney Kore ile aynı yoğunluğa ulaşması için fiber hattını 1,9 milyon kilometreye çıkarması ve bunun için fiber hattını her yıl bir önceki yıla göre yüzde 17 artırması gerekmektedir. Bu durumda ortaya çıkacak etkiler, her yıl Türkiye GSYH’sine yüzde 2,2’lik bir katkı (19 milyar dolar) sağlayabilir. İnternet hizmetlerinin kalitesini artırmak için mobil iletişim alanında da yeni nesil teknolojilere geçişin önceliklendirilmesi gerekmektedir. Bu kapsamda eski nesil teknolojiler yerini yeni nesil teknolojilere bırakırken, etkin frekans kullanımının sağlanması yüksek performanslı şebekeler için önem taşımaktadır. Bunun için, yeni nesil şebekelere geçiş ve etkin spektrum kullanımına ilişkin yol haritası belirlenerek eskiyen 3G altyapılarının yeni nesil teknolojilerle güncellenmesi, ihtiyaç duyulan frekans kaynaklarının tahsis edilmesi ve 5G teknolojisine geçiş sürecinin planlanması önemlidir. Avrupa Birliği’nde 5G yatırımlarına 2020’de nüfus ve sanayinin en yoğun olduğu yerlerden başlanmış, 2022 Haziran ayı itibarıyla nüfusun yüzde 66’sı 5G kapsama alanına girmiştir. Türkiye’nin de 5G ile ortaya çıkacak kazanımları erkenden yakalaması için yatırım sürecinin planlanması kritik olacaktır.

Tespitler böyle. Gelecek dönemde Türkiye’nin fiberleşme için daha çok yol kat etmesi lazım. Bunu bir milli dijitalleşme stratejisi ile ilan etmemizin faydalı olacağını düşünüyorum.

(Yazıyla ilgili görüş ve düşüncelerinizi yazarlar@sentezmedya.com.tr adresine göndererek yazarımızla paylaşabilirsiniz.)

Paylaş.
Exit mobile version