COVID-19 salgınının etkisiyle tüm dünyada tırmanışa geçen dijitalleşme, teknoloji endüstrisinin öncelikler listesinin de yenilenmesine yol açtı. Teknoloji sektörünü ele alan yeni rapor, dijitalleşmenin daha da hızlanacağını ve teknoloji sektörünün büyümeyi sürdüreceğini vurguluyor.

Uluslararası denetim ve danışmanlık şirketi EY (Ernst & Young), 2022’nin teknoloji sektörüne yönelik en önemli fırsat ve öncelik alanlarını “Teknoloji Şirketleri için En Büyük 10 Fırsat – 2022” raporu ile duyurdu. Raporda, şirketlerin büyümesine ve 2022’deki risklerin ve dalgalanmaların üstesinden gelmesine yardımcı olabilecek fırsatlar arasında motive bir işgücünü çekmek ve elde tutabilmek, şirketler için en temel öncelik alanı olarak ilk sırada yer alıyor.

Raporda teknoloji şirketleri için gelecek yılın en önemli 10 fırsat alanı şöyle sıralanıyor:

  1. Hibrit çalışma ortamında motive iş gücünü çekin ve elde tutun

Teknoloji sektörü için doğru yetenekleri bulabilmenin önemi pandemi döneminde daha da arttı. Çoğu teknoloji şirketi, modern iş gücüne yönelik ihtiyaç ve tercihleri dengelemeye çalışırken kısmi ve kademeli bir ofise dönüşü de gündeme almış durumda.

Güncel araştırma, her 10 çalışandan 9’unun esneklik talep ettiğini ve talepleri karşılanmazsa işten ayrılmaya hazır olduklarını gösteriyor. İşverenler, en iyi yetenekleri çekmek ve elde tutmak için ödülleri, esnekliği ve deneyim optimizasyonunu içeren formüller geliştirmeli.

  1. Büyümeyi sürdürmek için birleşme ve satın alma (M&A) fırsatlarını kullanın

EY araştırması, teknoloji yöneticilerinin yarıdan fazlasının yakın vadede organik büyümenin zor olabileceğini kabul ettiğini ve büyümeyi sürdürmek için 2022’de birleşme ve satın alma (M&A) stratejilerini kullanmayı planladıklarını gösteriyor.

Satın almalar, şirketin portföyünü yeni çözümler, teknolojiler, nihai pazarlar ve dağıtım kanalları ile güçlendirme ve böylelikle büyümeyi yeniden ateşleme potansiyeline sahip.

Enerji sektöründe birleşme ve satın almalar 2,8 milyar doları aştı

  1. İş sürekliliğini güvence altına almak için tedarik zincirine yönelik riskleri ortadan kaldırın

Son dönemde tedarik zincirleri, piyasa hareketliliği ve jeopolitik etkenlerin baskısı altında kalmış durumda. Teknoloji şirketleri, “tedarikçilerinin tedarikçilerinden” “müşterilerinin müşterilerine” uzanan bir çerçevede tedarik zincirlerini titizlikle gözden geçirmeli ve riskleri ortadan kaldırmalı.

Gerçek zamanlı görünürlük, ortaya çıkabilecek darboğazların erkenden tespitine yardımcı olurken, dijital ikiz ve 3D baskı gibi yeni teknolojiler yaşanabilecek kesintileri azaltabilir.

  1. Güvenliği yeni faaliyetlerin tasarımına dahil edin

Verilerin güvenliğinin sağlanmasının önemi, pandemi döneminde katlanarak arttı. Artık çok daha fazla iş çevrimiçi ortamda yürütülüyor. Ancak birçok şirketin bu dönemde BT yapılarını ve süreçlerini hızla değiştirirken siber güvenlik üzerinde yeterince düşünmediği de bir gerçek.

Teknoloji şirketleri, veri güvenliğini işleri büyütebilecek bir etkene dönüştürmek ve ciddi iş kesintilerini önlemek için yeni proje ve faaliyetlerinin tasarımına güvenlik ve gizlilik unsurlarını mutlaka dahil etmeli.

Kamu ve Özel Sektördeki Siber Güvenlik Zafiyetleri Masaya Yatırılıyor

  1. Çevresel, sosyal ve yönetişim (ÇYS) alanında örnek bir liderlik göstererek paydaş ilişkilerini geliştirin

Tüketiciler, şirketlerden hep daha olumlu sosyal ve çevresel sonuçlar bekliyor. Çalışanlar işlerinde anlamlı bir fark yaratmak arayışındayken, yatırımcılar ise sürdürülebilir seçenekler talep ediyor.

Kurumsal müşteriler de sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmalarına yardımcı olacak yeni teknolojiler için sektörü yakından izliyor. Teknoloji şirketleri bu alanda örnek bir liderlik sergilemeli, paydaşlarıyla etkileşimi güçlendirmeli ve uzun soluklu bir değer önerisine sahip olmalı.

Amazon ormanları NFT olarak satışa sunuldu

  1. İşi aboneliğe dayalı satışlarla mükemmele dönüştürün

Pandemi döneminde, aboneliğe dayalı iş modellerinin ekonomik dalgalanmaya karşı daha güçlü koruma sağladığı ve geleneksel tek seferlik ödemelere göre daha yüksek değerleme sağladığı görüldü.

Müşteriler bulut tabanlı hizmetlerin ve yazılımların sağladığı esnekliği giderek daha fazla tercih ederken, abonelik ödemelerinin önümüzdeki beş yıl içinde geleneksel lisans ödemelerinin yerini alması bekleniyor. Bunun için şirketlerin satış organizasyonlarını dönüştürmeleri, fiyatlandırma yöntemlerini değiştirmeleri ve ana iş süreçlerini yeniden düzenlemeleri gerekiyor.

Ekonomik dalgalanmalar kişilerin güvende hissetmesini güçleştiriyor

  1. Vergi yapılanmasını dijital iş modelleriyle yeniden düzenleyin

Tüm dünyada mevzuat ve vergi değişiklikleri için teknoloji sektörü, önemi giderek artan bir hedef haline geldi. Dijital hizmetlerin ekonomiye katkısı artarken, hükümetler daha fazla değer elde etmek için vergi tabanını değiştirmeye çalışıyor.

Kilit endüstrilerini güçlendirmek ya da korumak isteyen hükümetler bu alanda keskin ve ani değişikliklere neden oluyor. Teknoloji şirketleri vergilendirme ve küresel ticaret için gerçek zamanlı içgörüler, erken planlama ve çevik faaliyet modeli üzerine kurulu, güçlü bir yaklaşıma gereksinim duyuyor.

  1. Çevikliği artırmak için operasyon akışlarını kolaylaştırın

Salgın döneminde dünya piyasa hareketliliği ve ekonomik belirsizlikte yeni bir düzeye ulaştı. Müşteri tercihleri bir gecede değişebiliyor ve özellikle teknoloji sektörüne yönelik talepte büyük dalgalanmalar yaşanabiliyor.Tedarik zincirlerinde yaşanan esneklikler ve jeopolitik faktörlerin ticarete olan etkileriyle birlikte sektördeki risk profilleri değişirken, organizasyonun operasyonel dönüşümüne olan ihtiyaç da arttı.

Teknoloji şirketlerinin operasyonel çevikliklerini, gelecekte işlerini etkileyecek hareketlilik ve belirsizlik düzeyleriyle örtüştürmeleri gerekiyor. Bu da iş süreçlerinin yeniden kurgulanması ve bulut yetenekleri, veri analitiği ve otomasyon araçları ile başarılabilir.

Türkiye’de her 2 şirketten biri bulut teknolojilerine yatırım yapıyor

  1. Dijital etkileşimi sağlamak için müşteri güvenine odaklanın

Güven, dijital şirketler için esastır. Güvenin ya da güvensizliğin temel itici gücü niteliğindeki unsurlar güvenlik, şeffaflık, etik, içerik ve mevzuata uygunluk olarak sıralanabilir.

Güvenin kazanılması için şirketlerin müşteri verilerinin korunmasına öncelik vermesi ve bir dijital güven stratejisi oluşturması gerekiyor.

  1. 5G’nin hızla benimsenmesine hazırlanın

5G, nesnelerin ve cihazların nasıl etkileşime girdiği, veri analitiğinin ve makine öğreniminin lojistiği nasıl geliştirebileceği, müşteri etkileşiminin nasıl yeniden şekillenebileceği veya tedarik zincirindeki darboğazların nasıl çözülebileceği gibi konularda belirleyici olacak.

Teknoloji şirketlerinin rekabette öne geçmek için kullanım senaryoları ve yol haritaları hazırlaması gerekiyor.

Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Dr. Ömer Fatih Sayan, 28 Nisan 2021 tarihinde paylaştığı tweet ile 2023 yılında ilk 5G sinyalini hizmete sunma müjdesini vermişti.

5G ağlarının geliri 700 milyar doları geçecek

Kaynak: https://www.ey.com/en_gl/technology-sector/top-10-opportunities-for-technology-companies-in-2022

Paylaş.
Exit mobile version