Son yıllarda merkez bankası dijital para birimleri (CBDC) fikrine ilgi arttı. Nakit paraya benzer şekilde, CBDC’ler merkez bankaları tarafından basılan bir para biriçimidir.
Her ülkede merkez bankaları, finansal istikrarı sağlamak için yerel para birimini ve para politikasını yönetir. Nakitten farklı olarak, CBDC’ler, ulusal finansal altyapıları ekonominin ve teknolojinin değişen ihtiyaçlarına uyarlamak için tasarlanmıştır.
İngiltere Merkez Bankası’nın bu konudaki görüşleri, blok zinciri ve dağıtık defterin bankaların gündemlerine uymadığı yönünde oldu.
Blok zinciri esasen dürüst olmayan aktörlerin mevcut olma olasılığına karşılık dürüst bir fikir birliğine varmak için oluşturulmuş bir konsensüs mekanizmasıdır. Merkez Bankası’nın görüşü, kötü aktörlerin fikir birliğine katılma potansiyeli olmaması, çünkü kendileri kesinlikle kötü aktörler değiller.
Bir diğer nokta ise, blok zincirlerinin aktörlerin kimliği yerine işlenmekte olan işlemin geçerliliği ile ilgilenmesidir. Kimlik, her ulusal banka için şu veya bu nedenle çok önemlidir. Bu, blok zincirinin CBDC konsensüsü için bir seçenek olmayacağının bir başka nedenini oluşturuyor.
Ek olarak, ulusal bankaların uyguladığı sistemde erişim, aracılık, kurumsal roller ve veri saklamaya ihtiyaç duyar. Bitcoin gibi blok zinciri yalnızca işlem ve adreslerin kaydını tutar. Merkez bankaları ise CBDC sahipleri hakkında çok daha fazla bilgi içeren bir tür hesap tabanlı sistem kuramlaştırmayı öneriyor.
İngiltere Merkez Bankası, sonunda kontrol ettikleri bir dijital para birimi hizmetinin ana hatlarını oluşturmayı öngörüyor, ancak fiili işlemsel çalışmayı üçüncü taraf Ödeme Arayüzü İşlemcilerine (PIP) devrediyor.
BIS ve IMF gibi uluslararası finans kuruluşları tarafından yönetilen merkez bankaları, teknolojileri inceler ve ulusal ekonomik senaryolar yaratır. İnsanlar para için çalışır ve parayı bankalar kontrol eder. Her şey düşünüldüğünde; İngiltere Merkez Bankası, Japonya Merkez Bankası, Fed ve diğerleri bu kontrolü dürüst bir mekanizmaya kaybetmek istemiyor.