Fed’in politika faizinde arka arkaya 4 kez yaptığı 75 baz puanlık faiz artırımlarının ardından piyasalar 2 Kasım’da gerçekleştirilen FOMC toplantısının Çarşamba günü açıklanacak tutanaklarında faiz artırımlarının hızı konusunda daha fazla ipucu edinmeye çalışacak. Benzer şekilde ECB tutanaklarının da bir sonraki faiz artırımının büyüklüğü konusunda fikir vermesi bekleniyor. Yurt içinde ise TCMB’nin son toplantısında verdiği mesajlara paralel olarak politika faizinde bir kez daha 150 baz puanlık indirim yapacağı tahmin ediliyor. TCMB’nin dışında İsrail, Yeni Zelanda, Güney Kore ve İsveç merkez bankalarının toplantıları da bu hafta yapılacak.
Yurt içinde haftanın en önemli konu başlığını TCMB’nin Perşembe günü gerçekleştireceği PPK toplantısı oluşturuyor. Hatırlanacağı gibi TCMB son toplantısında politika faizinde 150 baz puanlık indirim yapmış ve takip eden toplantıda da benzer bir adım atıldıktan sonra faiz indirim döngüsünün sona erdirileceğini belirtmişti. Dolayısıyla Merkez Bankası’nın bu hafta politika faizini %9 seviyesine indirmesine kesin gözüyle bakılıyor.
Çarşamba günü ise 2 Kasım’da sonuçlanan FOMC toplantısının tutanaklarını takip edeceğiz. Fed söz konusu toplantıda piyasa beklentisine paralel olarak politika faizinde 75 baz puanlık artırım yapmıştı. Toplantı sonrasında yayımlanan karar metnine ise faiz artırımlarının hız kesebileceğine yönelik sinyaller veren bir bölüm eklenmişti. Metindeki mesajlar piyasalara ilk etapta pozitif yansısa da Fed Başkanı Powell’ın toplantı sonrasında yaptığı konuşmada faizlerin yükselebileceği nihai seviyenin önceki tahminlerin üzerinde olabileceğine dikkat çekmesi iyimserliğin kalıcı olmasına izin vermemişti. Mevcut durumda ağırlıklı piyasa beklentisi politika faizinin %5’e kadar yükselebileceğine işaret ediyor. Bu kapsamda Çarşamba günü açıklanacak tutanaklarda politika faizinin %5’i aşma ihtimalinin ne derece önce çıkacağının piyasalara yön vereceğini tahmin ediyoruz.
Son toplantısında 75 baz puanlık artırım yapan ECB ise toplantı tutanaklarını Perşembe günü açıklayacak. Tarihsel olarak bakıldığında ECB tutanaklarında yeni bir bilgi veya mesaj verilmediği için etki derecesinin limitli kalma ihtimalinin son derece yüksek olduğunu söyleyebiliriz. Bölgede son olarak açıklanan rakamlara göre enflasyon %10,6 seviyesinde bulunuyor. Bu kapsamda ECB’nin Aralık ayında para politikasında bir kez daha faiz artırımı yapması bekleniyor. Tutanakların ortaya koyacağı tablo artırımın 50 mi yoksa 75 baz puan mı olacağına ışık tutabilir.
Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch’in ise Türkiye’nin kredi notu ve görünümüne dair güncellemesinde kredi notunu yatırım yapılabilir seviyenin 5 kademe altı olan B’de görünümü ise negatifte bıraktı. Kurum son olarak Temmuz ayında Türkiye’nin ‘B+’ kredi notunu ‘B’ye indirirken, görünümünü negatif olarak korumuştu. Bu hafta ise Cuma günü Moody’s tarafından güncelleme yapılması bekleniyor. Mevcut durumda kurum tarafından Türkiye’ye verilen not yatırım yapılabilir seviyenin 6 kademe altı olan B3’te bulunurken görünüm ise durağan. Kurum son olarak Türkiye’nin kredi notunu Ağustos ayında B2’den B3’e düşürdüğünü, not görünümünü ise negatiften durağana çevirdiğini açıklamıştı.
TL açısından haftanın en önemli konu başlığını Perşembe günkü PPK toplantısı oluşturuyor. Her ne kadar TCMB’nin politika faizinde 150 baz puanlık bir indirim daha yapması beklense de bu yönde bir adım halihazırda tamamen fiyatlandığı için TL varlıklar üzerinde anlamlı bir etki yaratmasını beklemiyoruz. Dolayısıyla faiz kararından ziyade TCMB’nin sonraki dönemlere ilişkin vereceği mesajların daha fazla önem taşıdığını düşünüyoruz.
Perşembe günü endekste gerçekleşen %3,45 oranındaki düzeltmenin ardından Borsa İstanbul Cuma günü yukarı yönlü eğilimini daha limitli bir ölçekte de olsa devam ettirme çabası sergiledi. Teknik bir bakış açısıyla değerlendirdiğimizde endeksin düzeltmeler yaparak yoluna devam etmesinin daha sağlıklı bir tablo oluşmasına katkı sağlayacağını düşünmeye devam ediyoruz. Yukarı yönlü eğilimin güçlü şekilde devam etmesi içinse 4700 puanın aşılması gerekir. Dolayısıyla önümüzdeki süre zarfında endeksin bu noktayı aşmakta ne derece başarılı olabileceğini takip edeceğiz. Bu kapsamda 4550 puanın üzerindeki kapanışların pozitif bir sinyal vereceğini söyleyebiliriz. Aşağıda ise 4500, 4430 ve 4360 puan seviyeleri destek noktaları olarak izlenebilir. Çin’de uzun bir sürenin ardından ilk korona virüs kaynaklı ölümün açıklanması ise yeni haftaya başlarken risk iştahını negatif etkileyen bir unsur olarak çalışıyor.
Haftanın Ajandası
21/11 – Chicago Fed Endeksi (16.30)
22/11 – Türkiye Tüketici Güven Endeksi (10.00)
22/11 – Richmond Fed Endeksi (18.00)
23/11 – Euro Bölgesi öncü PMI Endeksleri (12.00)
23/11 – ABD Dayanıklı Mal Siparişleri (16.30)
23/11 – ABD İşsizlik Maaşı Başvuruları (16.30)
23/11 – ABD öncü PMI Endeksleri (17.45)
23/11 – ABD Yeni Konut Satışları (18.00)
23/11 – FOMC Tutanakları (21.00)
24/11 – ABD Piyasaları Kapalı (Şükran Günü)
24/11 – Türkiye Reel Kesim Güven Endeksi (10.00)
24/11 – Türkiye Kapasite Kullanım Oranı (10.00)
24/11 – TCMB PPK Toplantısı (14.00)
24/11 – Almanya Ifo Endeksi (12.00)
24/11 – ECB Tutanakları (15.30)
25/11 – Almanya GSYH (10.00)
Kaynak: ÜNLÜ & Co
Bu içerik bilgilendirme amaçlı olup yatırım tavsiyesi içermez. Yatırımcılar, kayıp risklerini göze alıp kendi sorumluluklarında hareket etmelidir. Herhangi bir yatırım yapmadan önce geniş kapsamlı araştırma yapmanızı tavsiye ederiz.
