Close Menu
  • Anasayfa
  • Giriş
  • Abone Ol
  • Gündem
    • Ajanda
    • Dünya
    • Etkinlik
    • Kamusal
    • Özel Sektör
  • Para
    • Borsa Döviz
    • Finans
    • Kripto
  • Teknoloji
    • 5G
    • Akıllı Cihazlar
    • Blockchain
    • Mobile
    • Uydu ve uzay
    • Yapay Zeka
    • Yazılım
  • CEO Club
    • CEO
    • Etkinlik
    • Markalar
    • Moda – Yaşam
    • Wellness
  • StartUp
    • Gelişmeler
    • Girişimler
    • İnovasyon
    • Melek Yatırımcılar
  • Sektörler
    • Eğlence
    • Enerji
    • Holdingler
    • İhracat – İthalat
    • İnşaat
    • Medya
    • Otomotiv
    • Perakende
    • Sağlık
    • Savunma
    • Spor
    • Tarım
    • Tarım ve Gıda
    • Tekstil
    • Turizm
    • Ulaştırma
  • Bilgi
    • Araştırma
    • Dosyalar
  • Yazarlar
    • Aslı Korkmaz
    • Çetin Ünsalan
    • Fikri Türkel
    • Recep Erçin
    • Serpin Alparslan
    • Tanyel Yılmaz
    • Yavuz Can Yazıcı
    • Zekai Kıran
  • D’konomi TV
MENÜLER
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • Künye
  • SSS
  • Hesabım
  • Yasal

Subscribe to Updates

Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

SON YAZILAR

12 Dev Adam Avrupa ikincisi!

15 Eylül 2025

Buse Naz Çakıroğlu dünya ikincisi!

15 Eylül 2025

Çiftçilere yüzde 20 şartı!

14 Eylül 2025
Facebook X (Twitter) Instagram YouTube
Facebook X (Twitter) Instagram LinkedIn YouTube
Dijital Ekonomi
GİRİŞ Abone Ol
  • Anasayfa
  • Gündem
    1. Etkinlik
    2. Özel Sektör
    3. Kamusal
    4. Dünya
    5. Ajanda
    6. Tümünü Göster

    Dördüncü Plan B Forum, Tether ve Lugano şehri ev sahipliğinde kapılarını açacak

    25 Ağustos 2025

    Gate TR’den 15 bin fidanlık 3 hatıra ormanı

    18 Ağustos 2025

    Canlı yayın deneyimiyle Bybit TR’de etkileşim zamanı

    28 Temmuz 2025

    Mücahit Dönmez, SDN Tech Expo’da kriptonun geleceğini değerlendirdi

    2 Temmuz 2025

    Damga vergisine yüzde 50 zam!

    7 Eylül 2025

    Koç Holding’in kredi notu açıklaması

    30 Mayıs 2025

    Enerjisa Üretim ve Nordex Group stratejik iş birliği

    9 Nisan 2025

    TBB’den Merkez Bankası açıklaması!

    24 Mart 2025

    Bakan’dan sosyal konut projesinde kontenjan açıklaması

    7 Eylül 2025

    Damga vergisine yüzde 50 zam!

    7 Eylül 2025

    Memur zammında ikinci toplantı sona erdi

    24 Ağustos 2025

    Fahiş site aidatlarına sıkı denetim geliyor

    17 Ağustos 2025

    12 Dev Adam Avrupa ikincisi!

    15 Eylül 2025

    Buse Naz Çakıroğlu dünya ikincisi!

    15 Eylül 2025

    Çin’den ABD’ye çip soruşturması!

    14 Eylül 2025

    Çin’den tepki gecikmedi

    14 Eylül 2025

    Kredi borçları bir yılda yüzde 47 arttı

    14 Eylül 2025

    Sermaye piyasaları için yeni adımlar hazırlanıyor

    14 Eylül 2025

    Borsada hangi hisseler öne çıktı?

    13 Eylül 2025

    Kredi kartı ve temettü faizleri düşürülmeli

    13 Eylül 2025

    12 Dev Adam Avrupa ikincisi!

    15 Eylül 2025

    Buse Naz Çakıroğlu dünya ikincisi!

    15 Eylül 2025

    Çiftçilere yüzde 20 şartı!

    14 Eylül 2025

    Kredi borçları bir yılda yüzde 47 arttı

    14 Eylül 2025
  • Para
    1. Finans
    2. Borsa Döviz
    3. Kripto
    4. Tümünü Göster

    Sermaye piyasaları için yeni adımlar hazırlanıyor

    14 Eylül 2025

    Çin’den tepki gecikmedi

    14 Eylül 2025

    Trump’tan NATO ülkelerine Çin’e vergi mektubu

    14 Eylül 2025

    2026’da yabancı fon girişleri artacak!

    13 Eylül 2025

    Borsada hangi hisseler öne çıktı?

    13 Eylül 2025

    Borsada gün sonu

    8 Eylül 2025

    Ağustostun en çok kazandıran yatırım aracı

    8 Eylül 2025

    Borsada bu haftanın kazandıranları

    7 Eylül 2025

    Binance ve Franklin Templeton’dan dijital varlıklar için stratejik ortaklık

    12 Eylül 2025

    Enflasyon verileri risk iştahını artırdı

    12 Eylül 2025

    Stratejik Bitcoin Rezervi nedir?

    12 Eylül 2025

    Merkeziyetsiz Depolama nedir?

    11 Eylül 2025

    Kredi borçları bir yılda yüzde 47 arttı

    14 Eylül 2025

    Sermaye piyasaları için yeni adımlar hazırlanıyor

    14 Eylül 2025

    Çin’den tepki gecikmedi

    14 Eylül 2025

    Trump’tan NATO ülkelerine Çin’e vergi mektubu

    14 Eylül 2025
  • Teknoloji
    1. Mobile
    2. 5G
    3. Akıllı Cihazlar
    4. Yazılım
    5. Blockchain
    6. Tümünü Göster

    Mikro işletmeler ve KOBİ’lere dijital dönüşüm desteği

    18 Şubat 2025

    Telefon kiralamada dikkat edilmesi gerekenler

    23 Ağustos 2024

    PeP Mobil ile “Tek Uygulama, Tüm Finansal Dünya’’

    7 Aralık 2023

    Mobilfon’a Turkcell’den yatırım

    9 Ağustos 2023

    Türk Telekom’dan mobil ve fiberde güçlü büyüme

    8 Kasım 2024

    ULAK, teste hazırlanıyor!

    28 Ağustos 2024

    Huawei’nin dikkat çeken eğitim programı başarıyla tamamlandı

    26 Temmuz 2023

    5G yatırımları telekomünikasyon firmalarına geri dönmedi

    19 Mayıs 2023

    Apple’ın hisseleri Çin’de son bir yılın ardından yükseldi

    31 Ocak 2025

    Yeni taksit düzenlemesi geldi!

    22 Aralık 2024

    Enerji verimli ürünler ile hem haneye hem cari açığa destek

    2 Kasım 2024

    Telefon kiralamada dikkat edilmesi gerekenler

    23 Ağustos 2024

    Google’dan 2,5 milyar kişiye uyarı!

    31 Ağustos 2025

    ⁠Google CEO’sundan kariyer tavsiyesi

    15 Ağustos 2025

    Perplexity, Google Chrome’a 34,5 milyar dolar teklif etti

    14 Ağustos 2025

    SOCAR Fiber ve TurkNet’ten stratejik iş birliği

    7 Temmuz 2025

    Zincirler arası birlikte çalışabilirlik nedir?

    13 Eylül 2025

    Binance ve Franklin Templeton’dan dijital varlıklar için stratejik ortaklık

    12 Eylül 2025

    Blok zinciri ağ tıkanıklığı nedir?

    13 Ağustos 2025

    Inveniam ve MANTRA arasında 20 milyon dolarlık stratejik ortaklık

    6 Ağustos 2025

    Çin’den ABD’ye çip soruşturması!

    14 Eylül 2025

    Hangi şirket halka arz yolunda?

    13 Eylül 2025

    Zincirler arası birlikte çalışabilirlik nedir?

    13 Eylül 2025

    Binance ve Franklin Templeton’dan dijital varlıklar için stratejik ortaklık

    12 Eylül 2025
  • CEO Club
    1. Markalar
    2. CEO
    3. Moda – Yaşam
    4. Etkinlik
    5. Wellness
    6. Tümünü Göster

    Fuze, Galaxy ve e& Capital liderliğinde 12 milyon dolar yatırım aldı

    5 Mayıs 2025

    Yılbaşı gecesi terziyi nerede bulursunuz veya perakendede neler oluyor?

    14 Mart 2025

    Bybit TR, Türkiye’de büyümesini hızla sürdürüyor

    10 Şubat 2025

    TurkNet’te siber güvenlik alanında üst düzey atama

    8 Şubat 2025

    Kripto para piyasaları yılı nasıl kapatır?

    11 Eylül 2025

    Tesla’a Musk’a bir trilyon dolar teklif etti!

    5 Eylül 2025

    Deutsche Bank, uzun bir aradan sonra tekrar Euro Stoxx 50’de

    2 Eylül 2025

    Elizabeth Holmes’tan 10 yıl sonra ilk paylaşım

    31 Ağustos 2025

    Yılbaşı gecesi terziyi nerede bulursunuz veya perakendede neler oluyor?

    14 Mart 2025

    Atıl denimler yeniden hayat buldu

    3 Ekim 2024

    İstanbul’da yaşamanın maliyeti ne kadar oldu?

    6 Eylül 2024

    Evlilik kredisinde yeni dönem!

    4 Eylül 2024

    BNP Paribas Cardif Türkiye’nin “İş Ortakları Semineri” liderler zirvesine dönüştü!

    7 Nisan 2025

    2024 yılında AVM ciro endeksi yüzde 65 arttı

    23 Ocak 2025

    Binance Teknolojide Kadın Akademisi’nden harika hedef

    16 Ocak 2025

    Huawei Türkiye İş Ortakları Zirvesi gerçekleştirildi

    21 Ekim 2024

    Pandemi ile değişen seyahat trendleri

    7 Kasım 2021

    Türkiye’de kırmızı et ve deniz ürünleri tüketimi az, obezite yüksek!

    24 Ekim 2021

    İlk gençlik hapınızı kaç yıl sonra alabileceksiniz?

    24 Ekim 2021

    Aynısefa çiçeği ile başlayan güzel bir girişim!

    18 Ekim 2021

    Kripto para piyasaları yılı nasıl kapatır?

    11 Eylül 2025

    Tesla’a Musk’a bir trilyon dolar teklif etti!

    5 Eylül 2025

    Deutsche Bank, uzun bir aradan sonra tekrar Euro Stoxx 50’de

    2 Eylül 2025

    Elizabeth Holmes’tan 10 yıl sonra ilk paylaşım

    31 Ağustos 2025
  • StartUp
    1. İnovasyon
    2. Girişimler
    3. Melek Yatırımcılar
    4. Gelişmeler
    5. Tümünü Göster

    2025 bütçesinden AR-GE için ne kadar pay ayrıldı?

    20 Ekim 2024

    Arzu Kaprol’dan, Antarktika’da görev yapan Türk bilim insanlarına özel kıyafet

    25 Haziran 2023

    Borusan’dan, toplumsal cinsiyet eşitliği yolculuğuna ışık tutan bir kitap

    24 Haziran 2023

    İnovasyonun başkentinde teknolojiler ve uygulamaları konuşuldu!

    24 Haziran 2023

    Girişim 23 Zirvesi yarın başlıyor: Ankara girişimcileri ağırlıyor!

    5 Mayıs 2025

    Yapay zekâ girişimlerine 3 milyon dolar!

    7 Nisan 2025

    Geleceğin teknolojilerini şekillendirecek girişimler açıklandı

    7 Nisan 2025

    Hayat amacınızı girişimle taçlandırın

    17 Şubat 2025

    Euronova’ya otomotiv dünyasından büyük yatırım!

    6 Temmuz 2024

    Borsadaki yatırımcı sayısında tarihi rekor kırıldı

    19 Ekim 2023

    Sabancı Ventures yeni yatırımını dijital sağlık alanında gerçekleştirdi

    27 Haziran 2022

    Vücut analiz şirketi DigiMe 715 bin dolar yatırım aldı

    28 Nisan 2022

    LegalTalks: Yeni nesil hukuk eğitimi

    10 Şubat 2025

    Türk Telekom’dan mobil ve fiberde güçlü büyüme

    8 Kasım 2024

    EY, deprem bölgesindeki desteklerini sürdürüyor!

    18 Ekim 2024

    Sabancı’dan girişimcilere ‘kanatlanma’ desteği

    18 Ekim 2024

    Girişim 23 Zirvesi yarın başlıyor: Ankara girişimcileri ağırlıyor!

    5 Mayıs 2025

    Yapay zekâ girişimlerine 3 milyon dolar!

    7 Nisan 2025

    Geleceğin teknolojilerini şekillendirecek girişimler açıklandı

    7 Nisan 2025

    KOBIL Ventures programına Silikon Vadisi’nde start verildi

    15 Mart 2025
  • Sektörler
    • Enerji
    • Sağlık
    • Savunma
    • Tarım
    • Turizm
    • İhracat – İthalat
    • Perakende
    • Medya
    • Otomotiv
    • Ulaştırma
    • Spor
    • Holdingler
  • Bilgi
    1. Araştırma
    2. Dosyalar
    3. Tümünü Göster

    Kredi borçları bir yılda yüzde 47 arttı

    14 Eylül 2025

    TIME dünyanın en iyi şirketlerini duyurdu!

    12 Eylül 2025

    Yapay zekâ iş kaybına mı neden oluyor?

    5 Eylül 2025

    Altcoin hareketliliği artıyor

    4 Eylül 2025

    Startup yatırımları 2023 yılına düşüşle başladı

    16 Nisan 2023

    Yazılım ihracatı yüzde 59 oranında arttı

    15 Nisan 2023

    Gıda fiyatları 2022’de zirve yaptı

    8 Nisan 2023

    KOBİ’ler Avrupa Yeşil Mutabakatı’na geçiş sürecinde aile şirketi bariyerine takıldı

    1 Nisan 2023

    Kredi borçları bir yılda yüzde 47 arttı

    14 Eylül 2025

    Stratejik Bitcoin Rezervi nedir?

    12 Eylül 2025

    TIME dünyanın en iyi şirketlerini duyurdu!

    12 Eylül 2025

    Merkeziyetsiz Depolama nedir?

    11 Eylül 2025
  • Yazarlar
    • Aslı Korkmaz
    • Çetin Ünsalan
    • Fikri Türkel
    • Recep Erçin
    • Serpin Alparslan
    • Tanyel Yılmaz
    • Yavuz Can Yazıcı
    • Zekai Kıran
  • D’konomi TV
Dijital Ekonomi
Home»CEO Club»Murat Ülker yazdı: Almanlar neden daha iyi yapıyor?
CEO Club

Murat Ülker yazdı: Almanlar neden daha iyi yapıyor?

19 Mart 2023Güncelleme:20 Mart 202315 Dakikada OkumaHaber Merkezi
Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr WhatsApp VKontakte Email
Paylaş
Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

Gelişmiş bir ülkeden, Almanya’dan notlar

Belki biliyorsunuz, ben İstanbul Erkek Lisesi mezunuyum. Öğrenim dilimiz Almancaydı, Türk Edebiyatı, Yurttaşlık, Din Bilgisi, Milli Güvenlik, Müzik, Resim ve Beden Eğitimi hariç tüm dersler Almanca ve hocalar da Alman’dı. Böyle olunca da Alman kültürüne yakın oluyorsunuz. Almanya’ya çok seferim vardır, çok işler de yaptık. Almanya’ya her gidişimde kendime hatırlatma , Wilkommen in die Kaserne (Kışlaya hoş geldin) derdim, tahammül edebilmek için…

Tabii ki Almanların iş yapış biçimleri, teknolojileri, kuralcılıkları konusunda bilgim var ama çok zamandır başarılarının arkasında yatan nedenleri merak ediyordum. Kabul edelim ki birçok konuda çok başarılı bir ülke, dünyanın gündemini her zaman meşgul ediyor. Almanya’nın başarısının arkasındaki nedenleri öğrenmeye merakımı bilen bir arkadaşım John Kampfner’in “Almanlar Neden Daha İyi Yapıyor: Gelişmiş Bir Ülkeden Notlar” kitabından söz edince çok memnun oldum. Kitap Eylül 2021de piyasaya çıkmış. Türkiye’de Şubat 2022de basılmış.

Kampfner Almanya’da yaşamış, gazetecilik yapmış bir İngiliz gazeteci. Almanya’nın Covid19 salgını sırasındaki başarılarını görünce literatür taramış ve çok sayıda röportaj yapmış, Alman tarihini, kültürünü, kimliğini, ekonomisini araştırmış. Ben size yazarın ağzından olduğu gibi alıntılar yaptım, yorumlarımı ekledim.

Belki yazımı okuduktan sonra “Türkler Neyi İyi Yapar?” konusundaki düşüncelerinizi yorumlarda belirtirsiniz, ne dersiniz?

Bu arada Almanya “Länder” (Türkçede “topraklar” ya da “bölgeler”) olarak bilinen 16 eyaletten oluşan bir federasyondur. Almanya’nın şehirlerinden üçü olan Berlin, Hamburg ve Bremen’in “şehir eyaleti” denen kendi toprakları vardır. Geri kalan 13 bölge Almanca’da “Flächenländer”(düşük nüfus yoğunluğuna sahip geniş kara parçası) diye adlandırılır. Alman Birliği ancak 1871’de kuruldu.

Kasım 2019’da milyonlar Berlin Duvarı’nın yıkılışının otuzuncu yılını kutladı. Almanlar ülkelerinin yarısını nasıl Demirperde’den çıkarabildiler? İncelemeliyim!

Ekim 2020’de ise Doğu ve Batı Almanya’nın yeniden birleşmesinin üzerinden otuz yıl geçmiş oldu. Modern Almanya’nın ömrünün yarısı korku, savaş ve diktatörlük hikayesiyken, diğer yarısı ise dikkat çekici bir uzlaşı, istikrar ve gelişim hikayesi. Hiçbir ülke bu kadar az zamanda bu kadar başarıya ulaşamadı.

Çağdaş dünyanın çoğu otoriterliğe yenik düşüyor ve demokrasi, güçlü ve en kalabalık ülkeye veya Avrupa’ya karşı intikam dolu kontrolden çıkmış bir başkan tarafından kurban edilirken, bir ülke, Almanya, itidal ve istikrar için bir siper görevi görüyor. İşte bu hikâyesini anlatmak istediğim Almanya.

Almanya’nın güçlü bir anayasası var; ülkedeki siyasi tartışmalar daha yetkin, gösterdiği ekonomik performans ise savaş sonrası dönemin çoğu için adeta rakipsiz.

Almanya da birçok sorunla karşı karşıya kaldı. 1960’larda ekonomik gelişmenin bir gereksinimi olan Gastarbeiter ve sonrasında mülteci akını ülkedeki kültürel uçurumu derinleştirdi. Yerleşik siyasi partilere olan inanç azaldı. Özellikle Doğu Almanya’da birçok insan aşırı uçlardaki siyasi yapıların basit sloganlarına yöneldi. Başta Çin’e olmak üzere, ihracata aşırı odaklanma, yaşlanan nüfus ve kötüleşen altyapı nedeniyle ülke ekonomisi yavaşladı. Avrupa’nın ve demokratik dünyanın politik liderliğe şiddetle ihtiyaç duyduğu bir zamanda Almanya, dış politikadan doğan sorumluluklarını yerine getirmekte isteksiz davrandı.

Almanya Niye Başarılı Oldu?

Almanya’da savaştan bu yana dört kritik yıl vardır: 1949, 1968, 1989 ve 2015. Harp sonrası 1945’den 1949’a kadar harap olmuş ve işgal edilmiş bir ülkenin yeniden inşa edilmesi gerekiyordu. Neredeyse tüm kasaba ve şehirler hasar görmüş, birçoğu yok edilmişti. Milyonlarca insan yerinden edilmişti. Savaşı mutlak biçimde kaybetmenin travması ulusal bilince egemen oldu. Müttefikler, özellikle Amerikalılar, ülkenin yeniden ayağa kalkmasını sağladı. Almanya’daki tüm kamusal yaşamın merkezinde, 1949’da onaylanan Grundgesetz (Anayasa) vardır. Bu kanun savaş sonrası yeniden yapılanma ve rehabilitasyonu sağlamıştır. Söz konusu kanun zamana göre değişebilmeyi başardı. Esası zarar görmeden toplamda altmıştan fazla kez değiştirildi (değiştirilebilmesi için her iki meclisin üçte iki çoğunluğu gereklidir).. Alman Anayasası gerçek bir başyapıttır.

Batı Almanya’nın savaş sonrası dönemde yaratılan siyasi yapısı liberal demokrasinin büyük zaferlerinden birisidir. İngilizler bunda üzerine düşeni yaptı; Almanlar tarafından en büyük gurur kaynağı olarak anılacak kadar başarılı bir anayasanın tasarlanmasına yardımcı oldular.

Almanya’nın genç neslinin, aileleriyle geçmiş hakkında yüzleşmek için ikinci kilit olay olan 1968 yılındaki isyanları beklemesi gerekti. Artık sessizliği, eksik ve yanlış öğretilen şeyleri kabul etmek istemiyorlardı. Ülke yine tehlikedeydi. Almanya bir başka uçurumun kenarına kadar geldi ancak bundan demokrasisi güçlenerek çıktı.

Alman bürokrat Thomas Bagger’in belirttiği gibi, savaş sonrası liberal demokratik düzende bir ulusun kimliği, istikrarı ve öz değeri hukukun üstünlüğüne bağlıdır. Savaştan yenik çıkan Almanya’nın sırtını dayayacak hiçbir şeyi kalmadı. Bu yüzden Almanlar sürece, doğru yapmaya tutkuyla önem veriyor, yalapşaplıktan nefret ediyor. Almanya’nın tarihte çok az olumlu referans noktası var. Bu yüzden geriye bakmayı reddediyor. Bu nedenle demokrasiye yönelik her meydan okumayı varoluşsal bir tehdit olarak görüyor.

Almanya halkı kurallara takıntılıdır. Etrafına saygılıdır. Almanya’da kural kuraldır. Mantık aksini önerse bile bürokrasiye saygı gösterilmelidir. “Alman toplumu olarak karşılıklı yükümlülük duygusuna, ortak çabaya ve kurallara dayalı bir düzenin iyi niyetli olduğuna dair bir inancımız vardır” der Almanlar ve “kuralların olmadığı yerde güçlü zayıfı sömürür” diye düşünürler. Onlara göre demokratik bir toplumda devletin rolü, zayıfları güçlülere karşı korumak, zengin ve fakir arasındaki dengeyi yeniden sağlamaktır.

Bence tam da bu bizim modern batı toplumlarından farklı davrandığımız bir husus; bizim anayasalarımız sıkça değişiyor ve yine de değişmesini istiyoruz. Hukukun üstünlüğünden ziyade “arzumuza” göre kanunlar yapıyoruz, hatta onlara torba yasa ismini veriyoruz. Yani herkesin yasalara uymasını değil de sanki bize uyan yasalar peşindeyiz.

Almanlara “Neyi İyi Yaparsınız?” deyince” dakiklik, doğruluk, eksiksizlik” diye cevap verenler çok. Bazıları ise şöyle söylüyor: “Sertiz ama dürüst ve açık sözlüyüz. Sözümüzü tutarız”. Sert mi, kaba mı tartışılır, 70lerde Zürich’te tanıdığım bir Almanın hastaları ile Almanca, karısıyla Fransızca konuştuğunu görünce, “karıma kaba davranmak istemiyorum” demişti. Sözünü tutmaya gelince 1986’da ilk defa genel müdür olduğumda, birkaç milyon DM’lik bir projede performans garantisi için şartsız banka teminat mektubu istediğimde satıcı, “tutacağım bir söz vereceksem tekrar konuşalım” demişti.

Yeniden inşa

Birçok ülkenin aksine Almanya’da büyük ulusal gün törenleri yoktur. Ülkedeki yegâne törenler yerel halka ait kültürel olanlardır. Almanların başka yerlerde kraliyet ve şöhret takıntısı olarak addedilebilecek oldukça az şaşaası vardır. Müttefikler, Nazilikten arındırma, demilitarizasyon ve yeniden yapılanma yoluyla Almanya’nın “zamanı sıfırlayabileceği” fikrini destekledi. Amerikan hükümeti, Avrupa Kurtarma Programı veya Marshall Planı kapsamında, on sekiz Avrupa ülkesine 12 milyar dolar sağladı (bugünkü fiyatlarla 100 milyar dolardan fazlaya eşdeğer). En çok yardımı İngiltere ve Fransa alırken, bu ülkeleri Almanya izledi. SSCB ise kendisi ve kanatları altına yeni aldığı Doğu Avrupa bloku adına parayı reddetti.

Savaş sonrası Almanya’da birçok kamu görevlisinin nazilikten arındırma testini geçerek görevlerine iade edilmeleri sağlandı, emekli maaşları iade edildi. Bir dizi iş dünyası lideri, suç ortaklığı yapan şirketlerin yönetimindeki görevlerine geri dönebildi.

Sadece yirmi dört üst düzey Nazi, Nürnberg’deki Adalet Sarayı’nda yargılandı. On iki kişi ölüm cezasına çarptırılırken on tanesi aynı gün, 16 Ekim 1946’da binanın spor salonunda asıldı.

Nazilerle işbirliğini kabul eden Protestan Kilisesi, “bizim aracılığımızla birçok halk ve ülkeye karşı çok sayıda kabahat işlendi” diyerek günah çıkardı.

Batı Almanya’nın savaş sonrası ilk Cumhurbaşkanı Theodor Heuss bu konuda şunları söylemişti: “Pratik olarak tek şansımız var; o da çalışmak.”

1985’te, Nazilerin teslim oluşunun kırkıncı yıldönümü münasebetiyle parlamentoya yaptığı bir konuşmada, (sadece bir yıldır görevde olan) Cumhurbaşkanı Richard von Weizsäcker, o zamandan beri bir Alman politikacı tarafından yapılmış en net suçluluk kabulünü gerçekleştirdi. Tanıdığım Almanların homurdandıklarını hatırlıyorum.

Almanya artık kendi acıları hakkında açıkça konuşabiliyordu, bir aklama aracı olarak değil ancak 1980’lerden itibaren, yeniden birleşmeden, hatta daha öncesinden itibaren kendi suçu hakkında fütursuz bir şekilde konuşabildiği için. Zivilcourage, kendi inançlarınız için ayağa kalkma cesareti okullarda öğrencilere aşılandı. Yasalara uymak bir şeydir ama ya bir ülkeyi yanlış yöne götürürlerse? Öğrenciler kendi başlarına düşünmeye, hayır demeye, gerektiğinde direnmeye teşvik edildi.

Merkel’in kucaklaması

Angela Merkel’in yükselişi ve çağdaş Almanya’yı tanımlamada oynadığı rol, yirmi birinci yüzyılın başlarına ait en alışılmadık siyasi hikâyelerden biridir. Bir kadın, bir Protestan, eğitimli bir fizikçi ve boşanmış bir kadın olarak bu iş için daha az uygun görünemezdi. Cinsiyeti veya geçmişi hakkında konuşmayı sevmiyordu. Doğu Almanya’daki sistemin içinde sosyalleşti. İnsanların arkadaşlarına ihanet edebileceğinin oldukça farkındaydı. İnsanlardan çok az beklentisi olduğu için nadiren hayal kırıklığına uğruyordu. İçinde bulunduğumuz yüzyılın ilk yirmi yılı boyunca Merkel’in bizatihi kendisinde vücut bulduğu şekliyle güvenilirlik ve sağduyu, çağdaş Alman yaşamının baskın özelliklerinden ikisi oldu. Alman siyasi kültürü, iyi ve kötü olan şeyler için “şok emici” olarak dizayn edildi.

Almanya’nın siyasi sistemi isyancıları absorbe etme konusunda esrarengiz bir yeteneğe sahiptir. En dikkat çekici dönüşüm, Yeşillerden geldi. Yeşiller 1983’te Federal Meclise seçildi. Yeşiller, ana akım siyasete dahil olduklarından beri önemli bir oyuncu oldular.

Yeniden birleşmenin belki de en büyük hatası, Doğu’dan daha fazla insanın üst düzey pozisyonlarda görev yaparak daha geniş kitleler için rol model olmamasıydı.

Çok kültürlülük

Şimdi Almanya’da yaşayan her dört kişiden biri, yani yaklaşık yirmi milyon kişi, en az biri Alman olmayan ebeveyni olan bir “göçmen geçmişine” sahip. Nüfusun yüzde 5’ini oluşturan dört milyonun üzerinde Türk kökenli insan var.

Almanlar, ifade özgürlüğünün hayati önemde olduğunu kabul ediyor ve duydukları karşısında yüzlerini ekşitseler bile bunu teşvik etmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Göçün yaklaşık üçte ikisi AB içinden geliyor. Brexit İngiltere’sinden farklı olarak, Almanya nüfusunun Doğu Avrupalılarla üzerlerine düşeni yaptıktan sonra özel bir sorunu olmadı. Etnik Türklerle ilişkiler en zoru oldu. Ama bunu yargılamaya kimin hakkı var ki?

Ünlü Çinli sanatçı Ai Weiwei Almanya’yı şöyle eleştiriyor:”Faşizm, bir ideolojinin diğerlerinden daha yüksek olduğunu düşünmek ve diğer ideoloji türlerini reddederek o ideolojiyi arındırmaya çalışmaktır. Nazizm budur. Ve bu Nazizm bugün Alman günlük yaşamında mükemmel bir şekilde var.”

Dış politika

Savaşın sona ermesinden bu yana, Almanların her zaman sırtını verebileceği başka birileri olmuştu. Savunma ve güvenliği başkalarına; Amerikalılara, NATO’ya ve son olarak AB’ye taşeron olarak yaptırdılar. İstihbarat aktararak, insani görevlere yardım ederek ve önemli oylarda müttefiklerin yanında yer alarak sadık bir yedek rolü oynadılar. Ama ellerini kirletmek zorunda kalmadılar. Almanya korunan çocuktu. Örneğin Kuveyt savaşına 1990’da destek verdi ama askeri harekat yaptırılmadı.

Ekonomik mucize

Alman şirketleri erişim açısından küresel olabilirler ama bağlılıkları yereldir. Alman patronlar sosyal olarak bilinçlidir. Almanya ve diğer ülkeler arasındaki büyük fark, buradaki şirket sahiplerinin güçlü bir yerel sadakat duygusu hissetmeleridir.. Şirketini yurt dışına satanlara komşuları saygı duymaz, bir korkak olarak anılırlar. Şirket patronları organizasyonun parçası olmaya çalışır, en iyi birey olmaya çalışmaz. Övünmez. Kullandıkları tabir, demutig yani “mütevazı”liktir. Özellikle de şirketleri ve toplulukları sıfırdan inşa etmek zorunda kalan ebeveynlerinin savaş sonrası kuşağıyla karşılaştırıldığında, iyi yaşadıklarını kabul ediyorlar.

Yerel şirketlerin de iyi vatandaşlar gibi davranması gerekiyor. Spor takımlarına ve müzik kulüplerine sponsor oldukları için teşekkür edilmez. Bu onlardan beklenen bir durum. Genel hatlarıyla yerel şirketlere olduğunuz yerde kalın deniyor!

İki istatistik öne çıkıyor. Alman GSYH’sinin yaklaşık yüzde 80’i aile şirketlerinden elde ediliyor. Başarılı küresel Mittelstand (ortak değerlere ve yönetim ilkelerine sahip 50 milyon euro gelir, 500 çalışanı olan dünyanın hiçbir ülkesindekine benzemeyen bir tür KOBİ’ler) şirketlerinin üçte ikisi, elli binden az nüfusa sahip yerlerde ve yerleşiktir.

Batı dünyasındaki diğer birçok ülkede, endüstriyel ve ticari operasyonlar büyük şehirlerde yoğunlaşarak merkezi hale gelirken, Almanya’da gelişmiş imalat, uluslararası katılım ve yerelcilik birlikte hareket ediyor. Almanya’yı diğerlerinden ayıran en önemli unsur daha küçük ölçekli firmalardır. Dünya çapında bu tür 2700 firmanın yarısı Almanya menşelidir.

Alfred Müller ve Armack tarafından ortaya atılan bir terim olan “sosyal piyasa” fikri: Piyasa özgürlüğü ve sosyal korumanın “yeni bir sentezi”. Teoriye göre politika üreticileri, daha sonra sosyal adalet adına yeniden dağıtılan maksimum zenginliği üretmesi için piyasaya rehberlik ediyorlar. Ya da başka bir deyişle herkesin bir rol oynadığını hissetmesini sağlıyorlar. Kurumsal yönetişimin kalbinde ortak karar alma mekanizması vardır. Bu büyük şirketlerin denetim kurulu koltuklarının yarısının genellikle sendikalar aracılığıyla seçilen işçi temsilcilerine verilmesi gereği 1976 tarihli yasada yer aldı. Orta ölçekli şirketler söz konusu olduğunda kota üçte birdir. Tıpkı işçilerin yönetim kurulu odasında kendilerini yabancı hissetmedikleri gibi, birçok Alman patron da öğle yemeğini kantinde yemeyi kendine dert etmez.

Almanya’yı diğer yerlerden ayıran özellik liderlik anlayışı, sosyal yapı, eğitim ve uzun vadeli düşünmektir. İmalat ve mühendislik; ihracat; sağlam kamu maliyesi; yüksek beceri seviyesi; sosyal dayanışma… Almanların ekonomide izlediği yol budur.

Almanlar borsaya diğer ülkelerdeki insanlar kadar ilgi göstermez. Son derece düşük ve bazen negatif faiz oranlarından bağımsız olarak sürekli tasarruf ediyorlar. Bu birikimin neredeyse tamamı emeklilik ve hayat sigortasına gidiyor. Ülke nüfusundan daha fazla sayıda,100 milyondan fazla poliçe satın alınıyor. Değer yaratma, yüksek riskli yatırımlardan elde edilmez.

Serbest meslek veya serbest çalışma, Almanlar tarafından riskli olarak kabul edilir ve pek ilgilerini çekmez. Daha genel olarak, birçok insan hizmet sektörüne tepeden bakıyor. Emeklilik yaşı kademeli olarak altmış yediye çıkarken, bazıları altmış dokuz olasılığını tartışıyor.

Gördüğünüz gibi benzer sorunlarımız var. Ama çözüm önerilerimiz, hatta tartışma şeklimiz ve davranışlarımız bile bambaşka!

Almanya’da nüfusun yüzde 15inden biraz fazlası olan yaklaşık on iki milyon Alman, hane halkı ortalamasının yüzde 60’ının altında bir gelire sahip olarak ayda 900 eurodan daha az bir gelirle uluslararası standartlara göre yoksul olarak sınıflandırılıyor.

Almanya’da “Önümüzdeki 20 yılda ihtiyacımız olan şey istikrar değil. Son 150 yılda işe yarayan şeyin illa şimdi de uygun olması gerekmiyor.” diyenler var.

Almanlar aşırı derecede teknik, aşırı derecede müzakereci olabilir, değişimi benimsemekte yavaş olabilirler ancak endüstriyel güçleri, nakit rezervleri ve yüksek vasıflı işgücü, rakiplerini yakalamalarını sağlamasının yanında şu anda geride kaldıkları alanlarda bile eninde sonunda rakiplerini geçeceklerine bahse girebiliz.

2014 yılında eski İngiltere Başbakanı Gordon Brown şöyle diyor: “Alman ekonomisini kopyalayamayız veya yerleşik olduğu kültürü nakledemeyiz. Ancak modern çağın yüksek ücretli, yüksek vasıflı en başarılı ekonomisinin üretilmesine yardımcı olan kurumlardan ve politikalardan çok şey öğrenebiliriz. Alman ekonomisine ilişkin en fazla ilham veren şey, izlediği politikalar değil, ekonominin temel aldığı değerlerin uzlaşıdır. Almanya serbest piyasa ekonomisine bağlı ancak kapitalizmin örgütlü ve sorumlu olduğu bir piyasa. Bu “sosyal piyasa” yaygın olarak kabul edilen kural ve uygulamalara dayanıyor: uzun vadeciliği teşvik etmek; işyerinde çatışma yerine işbirliğini teşvik etmek; işverenleri, çalışanlarının becerilerine ve üretkenliğine yatırım yapmaya teşvik etmek ile refahın sadece bir bölgede değil, tüm bölgelerde Almanlar için mevcut olmasını sağlamaya çalışmak.

Almanya bölgesel dengesizliklerle mücadele edilmezse ülkelerin başarı kazanamayacağını diğerlerinden çok önce kavradı.

Birbirine Bağlı Toplum

Almanlar ihtiyaçları olduğunda bir şey satın alırlar. Uzun süre mağazaların kapanış saati hafta içi 18.30, cumartesi günleri ise 14.00’tü. 1990’lardan itibaren, art arda yapılan reformlar kuralları gevşetse de gece alışverişi o kadar popüler değil, müşteri yoksa süpermarketler erkenden kapanabilir ve pazar günleri açılmaz. İşte yine bir farkımız. Sorun hem sosyal hem de ekonomiktir.

Toplumun düzgün biçimde işlemesi için, bireysel sorumluluk ve sosyal katılımın mihenk taşlarına yaslanan insan onuru, özgürlük, demokrasi ve halkın egemenliği gibi değerleri paylaşması gerekir. Toplumsal kulüpler hala günlük yaşamın önemli parçasıdır. Büyük, küçük her kasabada düzinelercesi vardır.

Eğitim

Eğitim sistemi erken seçim yapar. Akademik olarak yetenekli olanlar Gymnasium adlı okula giderler. Hauptschule’ye giden öğrenciler genellikle manuel/teknik işlerde kalırken, Reals schule orta seviyedeki çocuklar için hizmet verir. On veya onbir yaşında bir çocuğun kariyer yolu taşa yazılmamıştır, tabii ki insanlar okulda ve sonrasında yön değiştirebilirler, ancak sistem oldukça kuralcıdır. Eğitim politikası merkezi hükümetten ziyade eyaletlerin sorumluluğundadır. Sistem bölgeden bölgeye değişir. Bazı bölgelerde Gesamtschule adı verilen kapsamlı okullar vardır. Bazı eyaletler özel okullara ılımlı yaklaşıyor ve bu sektör büyüyor.

Daha geleneksel olan Bavyera’da din eğitimi protestan ve katolik olmak üzere iki ayrı yolla verilir. Berlin’in müfredatı daha liberaldir. Cinsiyet eşitliği ve demokrasi bilgisi içerir. Tüm okullarda Avrupa değerleri ve Avrupa birliği okutulur. 2000 yılında PISA sonuçlarının düşük olması Almanya’da şok etkisi yaratmış ve aldıkları önlemlerle sonucu sürekli iyileştirmektedirler. Almanya’daki öğretmenler genellikle iyi maaş alır ve iyi niteliklere sahiptir. Almanya’da okulu bırakanların yarısı mesleki eğitime gider.

Alman üniversiteleri daha az özerktir, daha az finanse edilir ama daha eşittir. Bazıları diğerinden daha fazla ünlüdür. Lig sıralamalarında altta oluşu İngilizce dezavantajındandır. Bu nedenle sıralama metodolojisine karşı çıkarlar. Almanya’da öğrenmenin değeri yüksektir. Öğrenciler lisans, yükseklisans, doktora eğitimlerinden geçerek uzun yıllar öğrenimlerini sürdürülebilirler.

Kültür

Almanlar gelir düzeylerine göre konut sahibi olma konusunda takıntılı değiller. Çok az insan çocuk sahibi olmadan önce ev satın alır. Bunu anlamsız buluyorlar çünkü kira genellikle karşılanabilir seviyede ve evler gayet bakımlı. Almanya, İsviçre dışında OECD genelinde en düşük ev sahipliği oranına (sahibi tarafından kullanılan birimlerin toplam konut birimlerine oranına) sahiptir.Satın al ve kiraya ver’den elde edilecek kârlar hakkında bir konuşma neredeyse yapılmaz. Bu tür para kazanma girişimlerine hevesi olanlar, arkadaşlarına bundan bahsetmeme eğilimindedir, çünkü ayıplanırlar.

Almanlar kültürden, özellikle de yüksek kültürden söz ederken kendilerini rahat hissederler. Politikacıların sanatla ilişkisi Almanya’da sadece hoş görülmüyor; onlardan isteniyor da aynı zamanda.

Açıkçası savaş sonrası Almanya’nın fiziksel olduğu kadar ruhsal olarak da kendini yeniden inşa ettiği gerçeğinin altında bir şeylerin taşıdığı anlama ilişkin çok fazla tartışma yapılabilmesi var. Almanya’da küçük ve orta ölçekli kasabalarda çok sayıda müze, tiyatro ve ünlü konser salonu bulunur. Burada sanat kurumları, birkaç yılda bir ışıkların yanık kalıp kalmayacağı konusunda endişe duymazlar. Birçoğu şirketler ve aileler tarafından fonlanıyor, bu nedenle yöneticileri ve kurulları, ABD, İngiltere ve başka yerlerde olduğu gibi, kaynak yaratmak için büyük bir zaman ayırmak zorunda kalmıyor.

Almanya’da kültürel bir figürün siyasi bir duruş sergilemesi ve hükümet üzerinde etkisi olması tamamen normaldir. Almanya’da siyasi ve edebi alan tartışma zemini açısından zengindir. Fransızlar ve İtalyanlar gibi, Almanlar da aydın figürler konusunda oldukça rahatlar. Geniş sayfalı gazeteleri ve dergileri yıllar içinde (iyi veya kötü yönde) çok az değişirken, titizlik ve zekâ, tiraj peşinde koşmaktan daha çok ödüllendiriliyor.

Abartılı gazetecilik, demokrasiyi güçlendirmekten çok bir tehdit olarak görülüyor. Anketler tüm yeni akım çabalara rağmen, geleneksel medyaya olan güvenin Almanya’da benzer konumdaki diğer ülkelere kıyasla daha yüksek olduğunu gösteriyor. Alman siyasi ahlakı uzlaşma ve mümkün olanın yapılması sanatıdır.

Almanlar Neden Daha İyi Yapıyor

Kitap Almanların neden daha iyi yaptığını ortaya koyuyor? Pandemide koca ülkeler bocaladı. İnsanlar çok farklı durumda olan Amerika Birleşik Devletleri ve Brezilya gibi bazı ülkelerin benzer şekilde karizmatik yönetildiğine şahit oldular. Bu liderler ayrışmaları nasıl kaşıyacaklarını biliyorlardı; insanları bir araya getirme konusunda ise daha az becerikliydiler. Birçok Alman, kendi müzakereci siyasi kültürlerini daha sıkıcı olarak eleştiriyordu. Pandemi, onları bir kez daha avantajlarını fark etmeye sevk etti. Almanların savaştan sonra inşa ettikleri ulus duygusu, Nazi mirasının dehşet ve utancından çıkarılan derslere dayanıyor. Aile, sorumluluk ve devletin rolü gibi değerler korunmuştu.

Langsam aber sicher…

Yavaş ama emin. Alman usulü budur. Kurallara olan obsesif takıntı, bu titiz, tedbirli yaklaşım, savaş sonrası tarihinin dört önemli döneminde yaşanan ani sarsıntılara karşı Almanya’ya koruma sağladı. Nazilerin dehşetinden sonra ülkenin yeniden inşasına yardımcı oldu ve 1949 Temel Kanunu ile ülkeye demokrasiyi yeniden yerleştirdi. 1968’deki protesto hareketinden 1989’da Duvar’ın yıkılışına, 2015’teki mülteci krizine ve Almanya’nın zaten yüzleşmiş olduğu yeni başlayan zorluklarına karşı bir şok emici oldu.

Kitapta röportaj yapılan Almanlar ise pek çok açıdan yaptıklarını daha iyi yaptıkları yönündeki fikre hâlâ katılmıyorlar. Herhangi birine bir ders verebilecekleri fikrinden endişe duyuyorlar. Ama yakın tarihlerini nasıl ele aldıklarına, siyaset yapma alışkanlıklarına, iş yapma biçimlerine, krizleri yönetme şekillerine, birbirlerine ve dış dünyaya karşı tutumlarına baktıkça Almanlar’ın kendinden emin ve yavaş adımlarla herkesten iyi yaptıkları kesin görünüyor. Özellikle de Covid-19 örneğinde gördüğümüz gibi zor zamanlarda, diğer ülkeler için Almanya’nın yönetim ve duygusal olgunluğunu ve sağlamlığını görmezden gelmek biraz safdillik olur!

Ve gelelim başta sorduğum soruya..Yorumlara “Türkler Neyi İyi Yapıyor?” yazmak ister misiniz?

Bu yazı muratulker.com adresinden alınmıştır.

editor manset
Paylaş. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr WhatsApp Email
Önceki YazıYeni ek vergiler girişim ekosistemini hedef alıyor
Sonraki Yazı Ağır Ticari Araçlar Derneği’nin Yeni Başkanı Burak Hoşgören oldu

Benzer Yazılar

12 Dev Adam Avrupa ikincisi!

15 Eylül 2025

Buse Naz Çakıroğlu dünya ikincisi!

15 Eylül 2025

Çiftçilere yüzde 20 şartı!

14 Eylül 2025

Kredi borçları bir yılda yüzde 47 arttı

14 Eylül 2025
d’konomi TV
EDİTÖRÜN' SEÇİMİ

Dünyanın tek engelli kadın ralli pilotu Kübra Denizci Keskin, Binance TR’nin desteğiyle yarışacak

7 Ağustos 2025

İnternetin kuralları değişiyor!

11 Temmuz 2025

SOCAR Fiber ve TurkNet’ten stratejik iş birliği

7 Temmuz 2025

KKB’den geleceğe güçlü altyapı yatırımı

16 Haziran 2025
  • Facebook
  • Twitter
  • Instagram
  • YouTube
  • LinkedIn
GÖZDEN KAÇIRMAYIN
Dünya

12 Dev Adam Avrupa ikincisi!

15 Eylül 2025Haber Merkezi

2025 Avrupa Basketbol Şampiyonası (EuroBasket 2025) finalinde Almanya’ya 88-83 yenilen A Milli Basketbol Takımı, ikinci…

Buse Naz Çakıroğlu dünya ikincisi!

15 Eylül 2025

Çiftçilere yüzde 20 şartı!

14 Eylül 2025

Kredi borçları bir yılda yüzde 47 arttı

14 Eylül 2025

Subscribe to Updates

Get the latest creative news from SmartMag about art & design.

HAKKIMIZDA
HAKKIMIZDA

Dijital Ekonomi, başta ekonomi olmak üzere hayatın her alanına ilişkin okuyucuların merak edebilecekleri, istedikleri konularda mümkün olduğunca yalın ve net bilgi alabilecekleri yeni nesil dijital medya platformudur.

Tüm görüş ve önerileriniz ile sitemizde yayınlanmasını istediğiniz yazılarınız, haberleriniz ve yorumlarınız için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

e-posta: [email protected]

EDİTÖRÜN SEÇİMİ

Dünyanın tek engelli kadın ralli pilotu Kübra Denizci Keskin, Binance TR’nin desteğiyle yarışacak

7 Ağustos 2025

İnternetin kuralları değişiyor!

11 Temmuz 2025

SOCAR Fiber ve TurkNet’ten stratejik iş birliği

7 Temmuz 2025

D'KONOMİ TV

Millileşmenin en büyük katkısı kanuna uygun çözümler olacak

6 Nisan 2022

Kurumsal saldırılar kişisel ataklara dönüşmesin

16 Haziran 2023

Z kuşağı kripto parada epey zaman harcayacak

20 Aralık 2021
Facebook X (Twitter) Instagram LinkedIn YouTube
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • Künye
  • SSS
  • Hesabım
  • Yasal
Telif Hakkı © 2021 - 2025 Sentez Medya Limited. Tüm hakları saklıdır.

Arama kısmına kelimeyi yazıp Enter tuşuna basın. Çıkmak için Esc tuşuna basın.

Web sitemizdeki içeriklerden en iyi şekilde yararlanmanızı sağlamak için 6698 Sayılı Kişisel Verilerin korunması Kanunu'na (KVKK) ve Avrupa Birliği Veri Koruma Tüzüğü'ne (GDPR) uygun olarak çerezleri kullanıyoruz. Sitenin düzgün çalışması için gerekli zorunlu çerezlerin kullanılmasını istemiyorsanız ziyaretinizi sonlandırmalısınız. Diğer çerezler yönünden ise lütfen tercihlerinizi belirleyiniz.
Çerez Aydınlatma MetniÇerez AyarlarıReddetKabul et
Manage consent
Zorunlu(Fonksiyonel) Çerezler
Her Zaman Etkin
Bazı çerezler, web sitesinin belirli bölümlerinin düzgün çalışmasını ve kullanıcı tercihlerinizin bilinmesini sağlar. İşlevsel çerezler yerleştirerek web sitemizi ziyaret etmenizi kolaylaştırıyoruz. Bu çerezleri açık rızaya gerek duymaksızın Kişisel Verilerin Korunması Kanunu 5/2-e ve f uyarınca Bir hakkın tesisi, kullanılması veya korunması için veri işlemenin zorunlu olması, İlgili kişinin temel hak ve özgürlüklerine zarar vermemek kaydıyla, veri sorumlusunun meşru menfaatleri için veri işlenmesinin zorunlu olması hukuki sebeplerine dayanarak kullanıyoruz.
ÇerezSüreAçıklama
cookielawinfo-checkbox-analytics11 ayBu çerez, GDPR Çerez İzni eklentisi tarafından ayarlanır. Çerez, "Analitik" kategorisindeki çerezler için kullanıcı onayını saklamak için kullanılır.
cookielawinfo-checkbox-functional11 ayTanımlama bilgisi, "İşlevsel" kategorisindeki tanımlama bilgileri için kullanıcı onayını kaydetmek için GDPR tanımlama bilgisi onayı tarafından ayarlanır.
cookielawinfo-checkbox-necessary11 ayBu çerez, GDPR Çerez İzni eklentisi tarafından ayarlanır. Çerezler, "Gerekli" kategorisindeki çerezler için kullanıcı onayını saklamak için kullanılır.
cookielawinfo-checkbox-others11 ayBu çerez, GDPR Çerez İzni eklentisi tarafından ayarlanır. Çerez, "Diğer" kategorisindeki çerezler için kullanıcı onayını saklamak için kullanılır.
cookielawinfo-checkbox-performance11 ayBu çerez, GDPR Çerez İzni eklentisi tarafından ayarlanır. Çerez, "Performans" kategorisindeki çerezler için kullanıcı onayını saklamak için kullanılır.
CookieLawInfoConsent1 yılİlgili kategorinin varsayılan düğme durumunu ve CCPA durumunu kaydeder. Yalnızca birincil çerez ile koordineli olarak çalışır.
viewed_cookie_policy11 ayÇerez, GDPR Çerez İzni eklentisi tarafından ayarlanır ve kullanıcının çerez kullanımına izin verip vermediğini saklamak için kullanılır. Herhangi bir kişisel veri saklamaz.
İşlevsel Çerezler
Kullanıcıların tercihlerini farklı internet sitesinin farklı sayfalarını ziyarette de hatırlamak için kullanılan çerezlerdir. Örneğin, seçmiş olduğunuz dil tercihinizin hatırlanması. İşlevsel çerezler yerleştirmek için açık rızanıza gerek duyuyoruz.
Analitik Çerezler
Kullanıcılarımız için web sitesi deneyimini optimize etmek için analitik çerezler kullanıyoruz. Bu analitik çerezler ile web sitemizin kullanımı hakkında bilgi ediniyoruz. Analitik çerezler yerleştirmek için açık rızanıza gerek duyuyoruz.
KAYDET & ONAYLA
Altyapı CookieYes Logo

Giriş Yap yada Kayıt Ol

Hoşgeldiniz!

Aşağıdaki alandan giriş yapabilirsiniz.


Şifremi Unuttum?